Türk mutfağının vazgeçilmezi olup masalarda her zaman yer bulan kuru baklagiller vücut sağlığı ve beslenme açısından oldukça önemlidir. Bakla, mercimek, bezelye, fasulye, nohut ve soya fasulyesi kuru baklagillerin başında gelir. Karbonhidrat, protein, lif, vitamin ve mineral açısından oldukça zengindir. Kış aylarında tüketilirse hastalıklara karşı vücudumuzu korumaya alır. Kuru baklagiller, etten sonra en çok proteine sahip olan besinlerdir. Lif içeriği en yüksek olan besinler kuru baklagillerdir. Kuru baklagillerin dış kısmında posa, iç kısmında ise nişasta bulundurur. Baklagiller yağ içeriği bakımdan düşüktür. Haftada en az 3-4 kez baklagil tüketmek vücudumuza gerekli besini almamıza yardım edecektir. İçerisinde gluten içermediği için çölyak hastaları için idealdir. İçerisinde magnezyum, çinko, demir minerali ve E ve B12 vitamini içerirler.-Bağışıklık sistemini güçlendirmede önemli rol oynar.
-Kalp hastalıkları riskini azaltır.
-Kötü kolesterol seviyelerinin düşmesinde yardımcı olurlar.
-Kan şekeri seviyelerini dengeler.
-Kabızlık sorunu olan kişilerin şikayetlerini azaltır.
-Bağırsağın içerisinde oluşabilen zararlı bakterilerinin oluşumunu engelleyip, rektum kanseri riskini azaltır.
-İçerisinde bulundurduğu yüksek lif sayesinde uzun süre tokluk hissi sağlar.
-Diyabet rahatsızlığına karşı koruma sağlar.
-Zayıflama ve kilo kontrol konusunda önemli rol oynar.
-Düzenli tüketimi konsantrasyonu ve hafızayı güçlendirir.
-Yüksek derecede demir minerali içerir.
Bazı dikkat edilmesi gerekenler :-Baklagiller iyi pişirilmez ise sindirim durumu zorlaşır.
-Baklagiller tüketildikten sonra ciddi derecede gaz sorunu oluşturabilirler.
Yorumlar
Yorum Gönder